MİLLET MEKTEPLERİMİZ

            Dış Basında Millet Mektepleri 




      
TÜRKİYE YENİ ZAFERLER KAZANMA YOLUNDADIR

Ulusal basında “Tarihin İlk İrfan Seferberliği”, “Cehaletle Savaş” manşetleri öne çıkarken dünya basını da gelişmeleri yakından izledi. 3 Ocak 1929 Perşembe günkü “The Ne w York Times” gazetesinde şu yorum yer aldı: ‘Türkiye hiç değilse bir bakımdan eski cumhuriyetleri utandıracak biçimde yeni yıla girdi. Dört ay içinde Türkiye’nin okuryazar bir ülke olması planlanmıştır. Biz kendi beyaz çocuklarımız arasındaki okuryazarlık oranını 150 yılda yükseltebildik. Türkiye eğitimde yiğitçe bir atılım içinde.”

“The National Geographic Magazine” dergisi “Kalem kılıçtan daha güçlüyse, Türkiye yeni zaferler kazanma yolundadır”, İngiliz “Times” “Bu adımla Batılılar tarafından ayrı ve geri kalmış sayılan Türkler, şimdi Batı’ya her zamankinden daha fazla yaklaşmış oluyorlar. Bu devrim Türk halkının eşi görülmemiş başkanma yakışan büyük bir devrimdir” demiştir.

Sivil toplum örgütleri de bu gelişmeye kayıtsız kalmadı ve güç aldı. İngiliz Heceyi Sadeleştirme Cemiyeti bir kutlama telgrafı çekti. Mustafa Kemal ’in yanıtı şöyle oldu:

“Türk abecesinin sadeleştirilmesi konusunda kutlamanızı sevinçle aldım. Şurasını deneyimle söyleyeyim ki hece
ve abece iyileştirmesi gerçekten çocukları güçlükten kurtaran, onlara küçük yaşta başarının lezzetini tattıran en etkili araçtır. Yaşlıların sevinçleri ise daha bellidir. İnsanlar arasında kolay ve hevesli okumak aracının sağlanması hem ulusal gelişmeye hem de uluslararasında anlaşmaya çok yararı olacaktır. Nazik hareket ve duygularınız beni çok duygulandırdı.”

Yazı Devrimi’nin ilk günlerinde ise Paris’te çıkan “Ekselsiyor” gazetesi, “Gazi, Türkiye’de haremi ortadan kaldırdıktan ve fesi çıkarttıktan sonra, şimdi de Türk dilinin iyileştirilmesi için uğraşmaktadır. Gazi, bir kalem darbesiyle eski abeceyi ortadan kaldırarak yerine Latin esasından alınan yeni Türk harflerini koymuştur. Türkiye Avrupa? ya yaklaşmak yolunda kesin bir adım daha atmış oluyor.

Türkler’in bugün kullandığı dil, Arapça, Farsça ve eski Türkçe’den oluşmuştur. Bunu ancak öğrenim görmüş Türkler ile birkaç yabana anlar. Fakat Türkçe’yi zorlaştıran şey abeceydi. Bir dizgici bu yüzden oniki yıl çıraklık etmek zorunda kalıyordu. Türkiye’nin yüksek çıkarları adına bu konuda yenileşme yapmak gerekiyordu. Gazi, buna yardım etmiştir” diye yazmıştır.*
Next
Previous
Click here for Comments

0 yorum: