Size bir hikaye anlatmak istiyorum, küçük bir kasabada yaşayan|bir çocuk hakkında. Adını bilmiyorum, ama hikayesini biliyorum. Güney Somali'de küçük bir köyde yaşıyor. Köyü, Mogadishu'nun yakınlarında. Kuraklık, bu küçük köyü yoksulluğa sürüklüyor ve açlığın kıyısına. Orada kendisi için hiçbir şey kalmayınca, büyük şehire gitmek için ayrıldı, bu hikayede, Mogadishu'ya, Somali'nin başkentine. Oraya ulaştığında, hiçbir fırsat yoktu, iş yoktu, ilerleme yoktu. Mogadishu'nun kenar mahallelerinde bir çadır kentte yaşamaya başladı. Belki de bir yıl geçti, hiçbir şey yok. Bir gün, yanına bir beyefendi yanaştı, kendisini öğle yemeğine davet etti, sonra da akşam yemeğine, kahvaltıya. Dinamik bir insan grubuyla tanıştı, kendisine rahat bir ortam verdiler. Biraz para verdiler, kendisine yeni kıyafetler alması, arkada kalan ailesine, evine göndermesi için. Genç bir bayanla tanıştırıldı. Sonunda onunla evlendi. Bu yeni hayata başladı. Artık hayatta bir amacı vardı.
Mogadishu'da güzel bir günde, masmavi gökyüzünün altında, bir arabaya yüklenmiş bomba patladı. Küçük bir kasabada, büyük şehir|hayallerine sahip o çocuk bir intihar bombacısıydı, o dinamik insan grubu, el bir terör örgütü, El Peki, nasıl oluyor da küçük bir|kasaba çocuğunun hikayesi, büyük şehirde geçinmeye çalışırken kendini havaya uçurmasıyla sonuçlanıyor? Bekliyordu. Bir fırsat için bekliyordu, geleceğine başlamak için bekliyordu, ilerlemek için bekliyordu karşısına çıkan ilk şey bu oldu. Bekleyiş dediğimiz şeyden onu çekip çıkaran ilk şey buydu. Ve onun hikayesi dünya çapında, şehir merkezlerinde kendisini tekrarlıyor. Bu, mahrum bırakılmanın hikayesi, işsiz genç kentlilerin, Johannesburg'da bir isyanın|kıvılcımını ateşleyen, Londra'da bir isyanın|kıvılcımını ateşleyen, beklemek dışında birşeyler yapmaya|çalışanların hikayesi.
Genç insanlar için büyük şehirlerin vaat ettiği şey, büyük şehir hayalleri, bu fırsattır, iştir, servettir, ama genç insanlar şehirlerinin|zenginliğinden pay almazlar. Gençler, sıklıkla en yüksek işsizlik oranlarından muzdarip olanlardır. 2030 yılına kadar, şehirlerde yaşayan|her 5 insandan 3'ü 18 yaşın altında olacak. Eğer şehirlerimizin büyümesinde genç insanları da hesaba katmazsak, eğer onlara fırsatlar sunmazsak, bu bekleyiş hikayesi, terörizme, şiddete, çetelere bir geçit olarak yeni nesil şehirlerin hikayesi olacak. Ve benim doğduğum şehirde, Mogadishu'da genç insanların yüzde yetmişi|işsizlikle boğuşuyor. Yüzde yetmiş, çalışmıyor, okula gitmiyor. Hemen hemen hiçbir şey yapmıyorlar. Geçen ay Mogadishu'ya gittim, Madina hastanesini ziyaret ettim, doğduğum hastaneyi. O kurşunlanmış hastanenin önünde durup düşündüğümü hatırlıyorum, eğer hiç gitmemiş olsaydım ne olurdu? Eğer aynı bekleyiş durumunda kalmaya zorlansaydım ne olurdu? Bir terörist mi olurdum? Cevaptan kesin olarak emin değilim. O ay Mogadishu'da olma nedenim aslında bir gençlik ve girişimcilik zirvesine ev sahipliği yapmaktı. Yaklaşık 90 genç Somalili lideri bir araya getirdim. Oturup, şehirlerinin karşılaştığı en büyük zorlukların çözümü için beyin fırtınası yaptık. Odadaki genç adamlardan biri Aden'di. Mogadishu'da üniversiteye gitmiş ve mezun olmuştu. Ortada ne bir fırsat ne bir iş vardı. Bana, üniversite mezunu ve işsiz, hayal kırıklığına uğramış biri olduğu için, El kendisinin mükemmel bir hedef olduğunu söylediğini hatırlıyorum. Onun gibi insanları arıyorlar. Ama onun hikayesi farklı bir rotaya sapıyor.
Mogadishu'da A noktasından B noktasına gitmek için en büyük engel, yollar. Yirmi üç yıl süren iç savaş yol sistemini tamamen yok etti ve ulaşımın en kolay yolu bir motosikletle olabilmektedir. Aden, bir fırsat gördü ve sahiplendi. Bir motosiklet şirketi kurdu. Normalde satın almaya gücü|yetmeyen yerel halka motosiklet kiralamaya başladı. Ailesinin ve arkadaşlarının yardımları ile on motosiklet satın aldı, hayali ise, gelecek üç yıl içinde toplamda birkaç yüz motosiklete ulaşmak. Bu hikayenin nesi farklı? Onun hikayesini ne farklı kılıyor? Farkın, yeni bir fırsatı tanıma ve sahiplenme konusundaki yeteneği olduğuna inanıyorum. Bu girişimcilik ve inanıyorum ki girişimcilik, bekleyiş karşısında en güçlü araç olabilir. Girişimcilik genç insanlara, umutsuzca aramakta oldukları ekonomik fırsatların yaratıcıları olma gücünü veriyor. Ve genç insanları girişimciler olmak üzere eğitebilirsiniz. Size toplantılarımdan birine katılan genç bir adamdan söz etmek istiyorum, Mohamed Mohamoud, bir çiçekçi. Zirve sırasında girişimcilik ve nasıl yenilikçi olunacağı ve bir girişimcilik kültürünün nasıl oluşturulacağı konusunda bazı genç insanları eğitmede bana yardımcı oluyordu. Aslında kendisi Mogadishu'da yaklaşık 22 yıldır görülen ilk çiçekçiydi, son zamanlara kadar, Mohamed ortaya çıkana kadar, eğer düğününüzde çiçek istiyorsanız, yurtdışından gönderilen plastik buketleri kullanırdınız. Eğer, En son ne zaman taze bir çiçek gördünüz? diye sorarsanız, iç savaş sırasında büyüyenlerin çoğunluğu için cevap Hiç görmedim olacaktır. Mohamed bir fırsat gördü. Bir peyzaj ve tasarım çiçekçiliği şirketi kurdu. Mogadishu'nun hemen dışında bir çiftlik kurdu, sert Mogadishu ikliminde hayatta kalabileceğini düşündüğü laleler, zambaklar yetiştirmeye başladı, Ve düğünlere çiçek teslimatı yapmaya, şehrin her yanında evlerde ve iş yerlerinde bahçeler oluşturmaya başladı, şimdi ise, son 22 yılda Mogadishu'nun ilk halka açık parkını oluşturmaya çalışıyor. Mogadishu'da halka açık bir park yok. Ailelerin, genç insanların bir araya gelebileceği ve kendi deyimiyle, şu ünlü gülleri koklayabilecekleri bir alan yaratmak istiyor. Ve bu arada, çok fazla su tükettikleri için kendisi gül yetiştirmiyor. Yani, ilk adım, genç insanlara ilham vermek, o odada Mohamed'in bulunması oradaki genç insanlar üzerinde|gerçekten derin bir etki yarattı Gerçekten bir iş kurmayı hiç|düşünmemişlerdi. Bir STK'de çalışmayı düşünmüşlerdi, devlet için çalışmayı düşünmüşlerdi, ama onun hikayesi, onun yenilikçiliği, üzerlerinde gerçekten güçlü bir etki yarattı. Onları kendi şehirlerine bir fırsatlar bölgesi olarak bakmaya zorladı. Onları, birer girişimci olabileceklerine,|değişim yaratabileceklerine inanmaları için teşvik etti. Günün sonunda, şehirlerinin en büyük problemlerine yenilikçi çözümler üretmeye başlamışlardı. Yerel sorunlarına girişimsel çözümler buluyorlardı. Yani genç insanlara ilham vermek ve bir girişimcilik kültürü oluşturmak gerçekten büyük bir adım, ama genç insanların,|fikirlerini gerçekleştirmek için sermayeye de ihtiyaçları var. İşlerini geliştirmek ve yürütmek için kendilerine yol gösterecek tecrübe ve|rehberliğe ihtiyaçları var. Genç insanları ihtiyaçları olan kaynaklarla buluşturun, fikir aşamasından yaratmaya geçmeleri için|ihtiyaçları olan desteği sağlayın, böylece kentsel büyüme için bir|katalizör yaratacaksınız. Bana göre, girişimcilik, bir iş kurmaktan daha fazla bir şey. Sosyal bir etki yaratmakla ilgili. Mohamed sadece çiçek satmıyor. İnanıyorum ki, umut da satıyor. Onun Barış Parkı, o öyle adlandırıyor, tamamlandığı zaman,aslında insanların şehirlerine bakış açısını değiştirecek. Aden, motosiklerini kiralamaya ve bakımlarını yapmaya yardım etmeleri için|sokak çocuklarını işe alıyor. Onlara bekleyişin felç edici etkisinden kaçmak için gereken fırsatı veriyor. Bu genç girişimciler, şehirlerinde muazzam etkiler yaratıyorlar. Benim önerim, gençliği, girişimcilere dönüştürün, içlerinden gelen yenilikçiliği|ortaya çıkarıp besleyin, bu şekilde, çiçekçiler ve|Barış Parkları hakkında, bombalamalar ve bekleyişlerden|daha çok hikayeniz olacak.
Mogadishu'da güzel bir günde, masmavi gökyüzünün altında, bir arabaya yüklenmiş bomba patladı. Küçük bir kasabada, büyük şehir|hayallerine sahip o çocuk bir intihar bombacısıydı, o dinamik insan grubu, el bir terör örgütü, El Peki, nasıl oluyor da küçük bir|kasaba çocuğunun hikayesi, büyük şehirde geçinmeye çalışırken kendini havaya uçurmasıyla sonuçlanıyor? Bekliyordu. Bir fırsat için bekliyordu, geleceğine başlamak için bekliyordu, ilerlemek için bekliyordu karşısına çıkan ilk şey bu oldu. Bekleyiş dediğimiz şeyden onu çekip çıkaran ilk şey buydu. Ve onun hikayesi dünya çapında, şehir merkezlerinde kendisini tekrarlıyor. Bu, mahrum bırakılmanın hikayesi, işsiz genç kentlilerin, Johannesburg'da bir isyanın|kıvılcımını ateşleyen, Londra'da bir isyanın|kıvılcımını ateşleyen, beklemek dışında birşeyler yapmaya|çalışanların hikayesi.
Genç insanlar için büyük şehirlerin vaat ettiği şey, büyük şehir hayalleri, bu fırsattır, iştir, servettir, ama genç insanlar şehirlerinin|zenginliğinden pay almazlar. Gençler, sıklıkla en yüksek işsizlik oranlarından muzdarip olanlardır. 2030 yılına kadar, şehirlerde yaşayan|her 5 insandan 3'ü 18 yaşın altında olacak. Eğer şehirlerimizin büyümesinde genç insanları da hesaba katmazsak, eğer onlara fırsatlar sunmazsak, bu bekleyiş hikayesi, terörizme, şiddete, çetelere bir geçit olarak yeni nesil şehirlerin hikayesi olacak. Ve benim doğduğum şehirde, Mogadishu'da genç insanların yüzde yetmişi|işsizlikle boğuşuyor. Yüzde yetmiş, çalışmıyor, okula gitmiyor. Hemen hemen hiçbir şey yapmıyorlar. Geçen ay Mogadishu'ya gittim, Madina hastanesini ziyaret ettim, doğduğum hastaneyi. O kurşunlanmış hastanenin önünde durup düşündüğümü hatırlıyorum, eğer hiç gitmemiş olsaydım ne olurdu? Eğer aynı bekleyiş durumunda kalmaya zorlansaydım ne olurdu? Bir terörist mi olurdum? Cevaptan kesin olarak emin değilim. O ay Mogadishu'da olma nedenim aslında bir gençlik ve girişimcilik zirvesine ev sahipliği yapmaktı. Yaklaşık 90 genç Somalili lideri bir araya getirdim. Oturup, şehirlerinin karşılaştığı en büyük zorlukların çözümü için beyin fırtınası yaptık. Odadaki genç adamlardan biri Aden'di. Mogadishu'da üniversiteye gitmiş ve mezun olmuştu. Ortada ne bir fırsat ne bir iş vardı. Bana, üniversite mezunu ve işsiz, hayal kırıklığına uğramış biri olduğu için, El kendisinin mükemmel bir hedef olduğunu söylediğini hatırlıyorum. Onun gibi insanları arıyorlar. Ama onun hikayesi farklı bir rotaya sapıyor.
Mogadishu'da A noktasından B noktasına gitmek için en büyük engel, yollar. Yirmi üç yıl süren iç savaş yol sistemini tamamen yok etti ve ulaşımın en kolay yolu bir motosikletle olabilmektedir. Aden, bir fırsat gördü ve sahiplendi. Bir motosiklet şirketi kurdu. Normalde satın almaya gücü|yetmeyen yerel halka motosiklet kiralamaya başladı. Ailesinin ve arkadaşlarının yardımları ile on motosiklet satın aldı, hayali ise, gelecek üç yıl içinde toplamda birkaç yüz motosiklete ulaşmak. Bu hikayenin nesi farklı? Onun hikayesini ne farklı kılıyor? Farkın, yeni bir fırsatı tanıma ve sahiplenme konusundaki yeteneği olduğuna inanıyorum. Bu girişimcilik ve inanıyorum ki girişimcilik, bekleyiş karşısında en güçlü araç olabilir. Girişimcilik genç insanlara, umutsuzca aramakta oldukları ekonomik fırsatların yaratıcıları olma gücünü veriyor. Ve genç insanları girişimciler olmak üzere eğitebilirsiniz. Size toplantılarımdan birine katılan genç bir adamdan söz etmek istiyorum, Mohamed Mohamoud, bir çiçekçi. Zirve sırasında girişimcilik ve nasıl yenilikçi olunacağı ve bir girişimcilik kültürünün nasıl oluşturulacağı konusunda bazı genç insanları eğitmede bana yardımcı oluyordu. Aslında kendisi Mogadishu'da yaklaşık 22 yıldır görülen ilk çiçekçiydi, son zamanlara kadar, Mohamed ortaya çıkana kadar, eğer düğününüzde çiçek istiyorsanız, yurtdışından gönderilen plastik buketleri kullanırdınız. Eğer, En son ne zaman taze bir çiçek gördünüz? diye sorarsanız, iç savaş sırasında büyüyenlerin çoğunluğu için cevap Hiç görmedim olacaktır. Mohamed bir fırsat gördü. Bir peyzaj ve tasarım çiçekçiliği şirketi kurdu. Mogadishu'nun hemen dışında bir çiftlik kurdu, sert Mogadishu ikliminde hayatta kalabileceğini düşündüğü laleler, zambaklar yetiştirmeye başladı, Ve düğünlere çiçek teslimatı yapmaya, şehrin her yanında evlerde ve iş yerlerinde bahçeler oluşturmaya başladı, şimdi ise, son 22 yılda Mogadishu'nun ilk halka açık parkını oluşturmaya çalışıyor. Mogadishu'da halka açık bir park yok. Ailelerin, genç insanların bir araya gelebileceği ve kendi deyimiyle, şu ünlü gülleri koklayabilecekleri bir alan yaratmak istiyor. Ve bu arada, çok fazla su tükettikleri için kendisi gül yetiştirmiyor. Yani, ilk adım, genç insanlara ilham vermek, o odada Mohamed'in bulunması oradaki genç insanlar üzerinde|gerçekten derin bir etki yarattı Gerçekten bir iş kurmayı hiç|düşünmemişlerdi. Bir STK'de çalışmayı düşünmüşlerdi, devlet için çalışmayı düşünmüşlerdi, ama onun hikayesi, onun yenilikçiliği, üzerlerinde gerçekten güçlü bir etki yarattı. Onları kendi şehirlerine bir fırsatlar bölgesi olarak bakmaya zorladı. Onları, birer girişimci olabileceklerine,|değişim yaratabileceklerine inanmaları için teşvik etti. Günün sonunda, şehirlerinin en büyük problemlerine yenilikçi çözümler üretmeye başlamışlardı. Yerel sorunlarına girişimsel çözümler buluyorlardı. Yani genç insanlara ilham vermek ve bir girişimcilik kültürü oluşturmak gerçekten büyük bir adım, ama genç insanların,|fikirlerini gerçekleştirmek için sermayeye de ihtiyaçları var. İşlerini geliştirmek ve yürütmek için kendilerine yol gösterecek tecrübe ve|rehberliğe ihtiyaçları var. Genç insanları ihtiyaçları olan kaynaklarla buluşturun, fikir aşamasından yaratmaya geçmeleri için|ihtiyaçları olan desteği sağlayın, böylece kentsel büyüme için bir|katalizör yaratacaksınız. Bana göre, girişimcilik, bir iş kurmaktan daha fazla bir şey. Sosyal bir etki yaratmakla ilgili. Mohamed sadece çiçek satmıyor. İnanıyorum ki, umut da satıyor. Onun Barış Parkı, o öyle adlandırıyor, tamamlandığı zaman,aslında insanların şehirlerine bakış açısını değiştirecek. Aden, motosiklerini kiralamaya ve bakımlarını yapmaya yardım etmeleri için|sokak çocuklarını işe alıyor. Onlara bekleyişin felç edici etkisinden kaçmak için gereken fırsatı veriyor. Bu genç girişimciler, şehirlerinde muazzam etkiler yaratıyorlar. Benim önerim, gençliği, girişimcilere dönüştürün, içlerinden gelen yenilikçiliği|ortaya çıkarıp besleyin, bu şekilde, çiçekçiler ve|Barış Parkları hakkında, bombalamalar ve bekleyişlerden|daha çok hikayeniz olacak.
0 yorum: