Ünlü Fransız düşünür, ‘özdeyişlerin yazan La Rochefoucauldya teşekkür borçluyuz. Zira her şeyin hızla tüketildiği çağımızda, yaşam tarzımıza en uygun edebi form, onun başlattığı bu kısa, özlü, zamansız sözler. Keşke bugün de özdeyiş yazmayı deneyen daha fazla kişi olsa.
Bazıları aşkın varlığından haberdar olmasalardı, hiçbir zaman âşık olamazlardı." "Birinin hiç flört etmediğini söylemesi. kendi içinde bir flört etme şeklidir." "Hepimizin içinde başkalarının sorunlarına katlanma gücü vardır."
Bunlar, ilk kez Paris'te. 1665yılında yayımlanan Batı edebiyatının en güzel ve orijinal kitaplarından ‘Özdeyişlerin yazan François duc de La Rochefoucauld'dan üç deha eseri özdeyiş örneği. Voltaire. 'Ozdeyişler’i. Fransızların karakterini şekillendiren, psikolojilerini yansıtan ve onlara duyarlılık katan bir kitap olarak tasvir etmişti, ‘özdeyişler’, edebiyata şimdiye kadar hep ihmal edilmiş mükemmel bir formu getirdi. 'Oxford İngilizce Sözlük’tc bu edebi form, 'Genel bir gerçeği veya idari bir kuralı ifade eden kısa ve özlü açıklama' olarak tanımlanır. 'Özdeyişler'; aşk, ölüm, kibir, arkadaşlık ve toplum ile ilgili 500 özlü sözden oluşur. Bu sözler; limon kadar ekşidir ama aynı zamanda leziz olumsuzluktan ön plana çıkanr ("Sadece övülmek için, kendimizi suçlarız", "Bir kadın için cehennem yaşlılıktır"); çok güzel bir şekilde dengelidirler ("Herkes hatıralarından şikâyet eder ama kimse önyaıgılanndan şikâyetçi değildir"); bilgedirler ("Felsefe kolaylıkla geçmiş ve gelecek hastalıkların üstesinden gelir ama^ şimdiki hastalıklar, felsefeyi geride bırakır"); ve
derindirler ("Suç işleme yeteneği olmayanlar, başkalannm kolayca suç işleyebileceğinden şüphelenmezler").
FLÖRT, HEP AYNI FLÖRT ‘Özdeyişler’, sıradan bir kitap gibi okunmamalıdır. Yazılanlan çok hızlı geçmenin hiçbir anlamı yoktur. Her cümle için ayrıca kafa yormalı ve onları, düşüncelerimizi geliştirmek için kullanmalıyız. Özlü sözler okundukça, Japonların kâğıttan çiçeklerinin suyla temas ettiğinde açılması gibi açılır, gelişirler. Kitabın orijinal baskısında, özdeyişlerin etrafının beyaz bir boşluk ile çevrili olduğundan bahsedilir. Bu da her bir özdeyişin nefes alacak alana ihtiyacı olduğunu gösterir. Özdeyişler, şaşılacak derecede modern görünürlerse, bunun sebebi. La Rochefoucauld’nun. bilerek yerel göndermelerden uzak durması ve evrensel, sonsuz doğrulan ifade etmek istemesindendir. "Bir kişinin hiç flört etmediğini söylemesi, kendi içinde bir flört etme şeklidir" derken. La Rochefoucauld'nun aklında büyük olasılıkla. 1650'lerin modasına göre giyinmiş, peruklu bir kadın vardı. Ama ona ilham veren durumdan söz etmeyerek; çaba sarf etmeden, bugünkü insanlara da ışık tutmuş oldu. Bu sözü okurken, aklıma. Agnes B'den bir bluz ve spor ayakkabı giyen genç bir kadın geliyor.
ÖZDEYİŞLERE İHTİYACIMIZ VAR La Rochefoucauld. yüzyıllar boyunca kişinin kendi bilgeliğini ve alaya varlığını onaya çıkarmasına yardımcı olan birçok özdeyiş kitabına ilham verdi. Mesela; Chamfon'un özdeyişleri, ("insan her sabah bir kara kurbağası yutmalıdır; böylelikle gün boyunca ondan daha iğrenç bir şeyle karşılaşmayacağına emin olur"). Nietzche'nin özdeyişleri, ("Karşılıklı sohbet yaratmak isteyip de. arkadaşlannm gizli meselelerini gün yüzüne çıkarmayacak çok az insan vardır") ve Cyril Connoly’nin özdeyişleri, ("Aşkın yaşanacak olma ihtimali, hayatın yaşamaya değer olduğuna inanmayanları bile ikna edecektir").
Bu edebi form; psikolojik halimiz ve hızla geçen zaman için ideal olmasına rağmen, günümüzde maalesef özdeyiş yazmakla ilgilenen insan sayısı çok az. 21’inci yüzyıl için umudum, bilge ve mayhoş özdeyişlerin mükemmel biçimde geri dönmesi...
0 yorum: